KALP TÜMÖRLERİ

Kalp tümörleri kalp veya kalp kapaklarındaki dokulardaki anormal büyüme durumlarıdır. Birçok farklı türü olmakla beraber, kalp tümörleri sık rastlanan bir hastalık değildir. Kalbin içinde oluşan ve kalp ile sınırlı kalan tümörler birincil tümörlerdir. Vücudun başka bir bölgesinde başlayıp kalbe sıçrayan tümörler ise ikincil tümörlerdir.

Tümörler kanserli veya iyi huylu olabilmektedir. Kalp tümörleri genellikle iyi huyludur. Ancak iyi huylu tümörler bile büyüklüğü ve yeri bakımından problem yaratabilir. Tümörlerin küçük bir parçası kana karışıp kan dolaşımına girebilir ve vücudun bir başka bölgesindeki küçük damarlarda tıkanmaya sebep olabilir.
Yetişkinlerde, kanserli olmayan birincil kalp tümörlerinin yaklaşık olarak yarısı miksomalardır. Miksomalar genellikle kalbin sol kulakçığında oluşur. Kalbin duvarının iç tabakasında bulunan embriyonik hücrelerden gelişebilir.

Bebek ve çocuklarda en yaygın görülen iyi huylu kalp tümörü türü rabdomiyomdur. Tipik olarak gruplar halinde oluşan rabdomiyomlar genellikle kalp duvarının içinde büyür ve kalp kası hücrelerinden oluşur.

Bebek ve çocuklarda ikinci en çok görülen iyi huylu kalp tümörü türü de fibromadır. Tipik olarak tek bir tümör olarak büyüyen fibromalar kalp kası içinde büyür ve kalp liflerinden oluşur.

Kanserli olmayan tümörler, kalbin işleyişini bozacak şekilde büyürse kanserli tümörler kadar ölümcül olabilirler.

Kanserli kalp tümörleri sarkoma, mezotelyoma ve lenfomadır.

Sarkomlar bağ dokularından (kan damarları, sinirler, kemikler, yağ, kaslar ve kıkırdak) gelişen kanserlerdir. Sarkomlar, en sık görülen ikinci birincil kalp tümörü türüdür. Sağ kulakçıkta veya sol kulakçıkta gelişirler ve kalpteki kan akışını engellerler. Sağ kulakçıkta geliştiklerinde akciğerlere yayılabilir.

Mezotelyoma, kalbi kapsayan zar (perikardiyum) içerisinde gelişebilen nadir bir kanserdir, ancak çoğunlukla akciğerleri kaplayan zarda (plevra) gelişir. Perikardiyal mezotelyoma omurgaya ve beyne yayılabilir.

Lenfoma, lenfositler olarak bilinen beyaz kan hücrelerinin kanseridir. Lenfoma genellikle lenf düğümlerinde, dalakta veya kemik iliğinde gelişir. Kalpte gelişen lenfoma son derece nadirdir. Genellikle AIDS’li insanlarda oluşur ve hızla büyür.

Metastatik kalp tümörleri vücudun farklı bir kısmından (genellikle akciğerler, göğüsler, böbrekler, kan veya cilt) kaynaklanır ve daha sonra kalbe yayılır (metastaz yapar). Metastatik kanserler her zaman kötü huyludur. Metastatik yani ikincil kalp tümörleri birincil kalp tümörlerine göre 30 ila 40 kat daha yaygındır. Akciğer veya meme kanserinin yaklaşık %10’u kalbe metastaz yapar.

KALP TÜMÖRÜNÜN BELİRTİLERİ NELERDİR?

Kalp tümörleri küçük semptomlara veya hayatı tehdit eden kalp bozukluğu belirtilerine neden olabilir. Başlıca semptomları şunlardır:

  • Kalp yetmezliği
  • Bacaklarda şişme
  • Nefes darlığı
  • Yorgunluk hissi
  • Anormal kalp ritimleri (çarpıntı)
  • Bayılma
  • Baş dönmesi
  • Düşük tansiyon olarak da bilinen hipotansiyon
  • Ateş
  • Eklem ağrısı
  • Derideki küçük kırmızı lekeler
  • Kalp hırıltısı

Kalp tümörleri, özellikle miksomalar parçalara ayrılıp kan dolaşımına karışabilirler ve küçük arterlere yerleşerek kan akışını engelleyebilir. Tıkanmanın olduğu bölgeye göre neden olduğu semptomlar farklılık gösterir.

KALP TÜMÖRLERİ NASIL TEŞHİS EDİLİR?

Birincil kalp tümörlerini teşhis etmek zordur, çünkü nispeten nadirdirler ve semptomları diğer birçok kalp bozukluğunun belirtilerine benzemektedir. Kalp sesindeki anormallikler, anormal kalp ritmi, açıklanamayan kalp yetmezliği belirtileri veya açıklanamayan ateş belirtilerine sahip olan insanlarda birincil kalp tümöründen şüphelenilebilir. Sıklıkla kalp tümörleri, hastanın nefes darlığı gibi şikayetleri araştırılırken teşhis edilir.

Ekokardiyografi: Kalp tümöründen şüpheleniliyorsa, genellikle tanıyı doğrulamak için ekokardiyografi yapılır. Bu işlemde, ultrason dalgaları yayan bir cihaz göğüsün üzerinden geçer ve kalp yapılarının görüntüsünü oluşturur.

Bilgisayarlı tomografi (BT) veya manyetik rezonans görüntüleme (MR): Kalp tümörleriyle ilgili ek bilgi sağlayabilir ve kanserli tümörlerin kansersiz tümörlerden ayırt edilmesine yardımcı olur.

Biyopsi: Vücudun diğer bölümlerinde görülen tümörlerin aksine, kalp biyopsisi nadir uygulanan bir işlemdir. Kalp biyopsisi, tümörün konumuna bağlı olarak tehlikeli olabilir ve genellikle kansersiz ve kanserli kalp tümörleri arasındaki farkı anlamak için görüntüleme testlerinin sonuçları kullanılır.

KALP TÜMÖRLERİ NASIL TEDAVİ EDİLİR?

Rabdomiyomu (bebek ve çocuklarda en yaygın görülen iyi huylu kalp tümörü türü) olan bebeklerin çoğunda tümör tedavi gerektirmeden geriler, büyümez ve tedavi gerektirmez.

Bebekler ve çocuklarda karıncıklar arasındaki duvarı etkilemeyen fibroma (iyi huylu kalp tümörü türü) ameliyatla çıkarılabilir.

Fakat bu duvarı etkileyen tümörler kalbin elektrik iletim sistemini de bozduğu için ameliyatla alınamaz. Fibroma büyükse veya çevre dokulara doğru büyürse kalp nakli gerekebilir. Kalp nakli hem çocuklarda hem de yetişkinlerde nadiren uygulanmaktadır. Yetişkinlerdeki kalp tümörleri de uygunluğu olduğu takdirde ameliyatla çıkarılabilir.

Genelde birincil kötü huylu tümörlerde cerrahi uygulanmaz ve hastalığın ilerlemesini önlemek için kemoterapi ve radyasyon tedavisi uygulanabilir. Metastatik kanserin tedavisi de kanserin hangi organdan yayıldığına bağlı olarak değişir.

Kalp ameliyatlarında kullanılan cerrahi yöntemler şunlardır:

da Vinci Robotik Cerrahi

Robotik kalp ameliyatları açılan 1 cm'den küçük kesilerden gerçekleştirilir. Bu kesiler kullanılarak robotun özel enstrümanları ve kamerası ameliyat bölgesine gönderilir. Robotun kamerası hastanın içinin 16 kata kadar büyütülmüş, 3 boyutlu gerçek görüntüsünü anlık olarak cerrah konsoluna iletir. Hastaya birkaç adım mesafede bulunan cerrah, cerrah konsolunu kullanarak, robotun çok dar alanlarda çalışabilen, insan elinden daha fazla hareket kabiliyetine sahip enstrümanlarını kontrol eder. Cerrahın yaptığı her hareket anlık olarak daha hassas ve daha keskin bir şekilde ameliyat bölgesine aktarılır. Ayrıca bütün ameliyat boyunca bir başka cerrah hastanın başında bulunarak konsol başındaki cerraha yardımcı olur. Robotik kalp tümörü ameliyatlarındaki en büyük avantaj, hastanın göğüs kemiği kesilmediği için ameliyat sonrası iyileşme sürecinin çok daha rahat geçmesi ve daha kısa bir sürede günlük hayatına geri dönmesini sağlamasıdır.

Açık Cerrahi

Açık cerrahi yöntemi açılan büyük kesilerden, açık cerrahi aletleri kullanılarak yapılan ameliyatlardır. Açık kalp ameliyatları göğüste büyük bir kesi açılarak ve göğüs kemiği kesilerek yapılır. Hastanın göğüs kemiği kesildiği için iyileşme süresi boyunca çoğunlukla sırtüstü uzanması gerekir ve iyileşmesi uzun sürer.

Minimal İnvaziv Kalp Cerrahisi

Minimal invaziv kalp cerrahisi geleneksel açık cerrahiye göre daha küçük kesiler yapılarak, iki boyutlu bir kamera ve düz hareket kabiliyeti olmayan aletlerle gerçekleştirilir. Cerrahi enstrümanlar tamamen cerrahın kontrolünde olur. Endoskopik tekniğin uygulanabilmesi için göğüs duvarı yapısının ve kalpteki anatominin uygun olması gerekmektedir. Kapak türüne göre uygulanabilecek farklı minimal invaziv yaklaşımlar bulunmaktadır.



Kalp Damar Cerrahisi ameliyatlarını robotik cerrahi sistemiyle gerçekleştiren doktorlara buradan ulaşabilirsiniz